Peta Jensen, genç ve diri teniyle odaya yaydığı o çılgın cazibesiyle karşında duruyor. Büyük kıvrımları, tombul amcıkları ve dolgun bundağıyla her hareketiyle seni delirtiyor. Gözlerin onun kıvrak vücudunda gezinirken, sertleşen yarak tam da önünde yükseliyor. Kameranın bakış açısından seninle göz göze gelerek, sıcak nefesini hissettiriyor. O anın yoğunluğunda Peta’nın nemli amcığını parmaklarınla hafifçe kaşıyorsun; ıslaklığı yüzünden parmakların kayıyor. Dudakları hafif aralanmış, nefes alışverişi hızlanmış; içine kapanan arzusu dışa vuruyor.

Yavaşça kalkıyor, kalçalarını geriye doğru itip bacağını açıyor; yıldırıcı şekliyle oraya dalmaya hazır olduğunu gösteriyor. Sert yarak amcığına sürtünürken, Peta başını geri atıp deli dolu bir ses çıkarıyor; inlemeleri odada yankılanıyor. İlk köklemeyi yaptığında amcığı bomboş amcığında hissediyorsun, sımsıkı kavrayan ama yine de ıslaklığından kaygan olan o deliği parçalamaya kararlı bakıyor. Daha derine girdikçe omuzlarında titremeler beliriyor; bedenin senin her hareketini emmek ister gibi sıkıca sarılıyor.

Ellerini belinden aşağı indirip dolgun bacağından tutuyorsun, çatlaklarının arasına kadar götürüyorsun yarak ucunu. Hızını artırdıkça Peta’nın çömeltilmiş kalçası tavana doğru kalkıyor; güçlü kasları seni yalamaya hazır halde titriyor. Boğuk boğuk inlemeleri ve ara sıra kesik nefes alışları birleşince ortam iyice kızışıyor. Amcığını daha da derine itip onu acıtacak kadar sertleyerek içe gömüyorsun; o çıldırmış gibi bağırıp inlemeye başlıyor, boynunu arkaya atarak kendini bırakıyor.

Lecetin tam zirvesinde nefeslerin kesildiği anda kollarıyla boynunu sımsıkı kavrayıp seni daha da içine çekiyor; kan damarların kabarıyor, her sinirin heyecanla titriyor. Son defa köklediğinde Peta’nın içindeki sıcaklık senin boncuklaşan boşalmanı az sonra patlatacak sinyaller veriyor. Kafanı aşağı eğip kulak memelerine yumuşakça öpücükler kondurup burnunun dibinden çıkan yüksek ve hırıltılı çığlıklarla birlikte ikiniz de delirmişcesine boşalıyorsunuz; yatağın üzerinde ter içinde kalıyorsunuz ama hala birbirinizi bırakmaya niyet yokmuş gibi bakışlarınız kavruluyor.

Comments are closed.